Karahindiba kuzey ılıman bölgelerin mera ve çayırlı alanların her yerinde yıl boyunca bulunabilen önemli bir şifalı bitkidir. Karahindiba tohumları rüzgarla her yere dağılır ve uygun şartları taşıyan heryerde bol miktarda bulunur.
Karahindiba bir ilaç olarak onuncu ve on birinci yüzyıllar da yaygın olara Arap hekimleri tarafından on üçüncü yüzyılda Avrupa hekimleri tarafından bir ilaç olarak kullanılmaya başlanmış ve hala yaygın olarak kullanılmaktadır.
Karahindiba kökleri karaciğer şikayetleri için bir çare olarak kullanılmakta ve Hindistan'da bu amaçla büyük ölçüde yetiştirilmektedir.
Kuru Karahindiba kökü Meyankökü köklerine benzer, Meyankökü kökleri büyük bir alana yayılır ve tatlı bir tadı vardır. Karahindiba köklerinine acı bir tadı vardır.
Karahindiba kökünün baş bileşenleri Taraxacin, Acrystalline ve İnulin'dir, acı tadı veren Taraxacerin, buruk tadı veren Inulin'dir. Karahindiba köklerinin diğer bileşenleri gluten sakızı, potas ve nişastadır. Inulin maddesinin diüretik etkisi vardır, sindirim sistemi için genel bir uyarıcıdır ve esas olarak karaciğer ve böbrek bozukluklarında kullanılır.
Karahindiba birçok patentli ilaçlarda kullanılır, zehirli değildir ve büyük dozlarda alınabilir. Diğer ilaçlarla birlikte kullanıldığında bu ilaçların etkilerinde hiç bir olumsuzluğu yoktur..
Devamını Oku »
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder